KURULTAYDAN MECLİSE
7. sınıf
örgencisi hakan’a,ögretmeni şöyle demiş:“hakan,isminin anlamı nedir?bu isim
nereden gelmektedir?”diye.hakan da
araştırıp,ögrenip söyleyecegim demiş.başlamış araştırmaya.araştırınca
orta asyadaki türk devletlerindeki hükümdarlara verilen bir unvan oldugunu ögrenmiş.bu
hakan etrafındaki insanlara “bana hükümdar olma yetkisini tanrı
vermiştir”diyormuş . Bu anlayışa da KUT anlayışı demişler. Bizim küçük hakan
kendi kendine” hükümdarlar gücünü tanrıdan aldıklarını söyleyip
egemenliklerini(güçlerini) saglamlaştırmışlar”demiş.
Küçük
hakanın merakı artmış,başka neler olmuş acaba diye. KURULTAY denilen bir
sözcükle karşılaşmış.sonra bakmış ki kurultay devlet işlerinin görüşüldügü
hükümdarın başkanlıgında halkın da
katıldıgı bir meclis. Küçük hakan”nasıl oluyorda devleti hem hakan denilen bir
hükümdar yönetecek hem de devletin sorunlarını görüşmek için halkın katıldıgı
bir meclis kuruluyor?meclis var ise halkın görüşlerine önem veriliyormuş”dedi.
Sonra baktı
ki hükümdar ölünce onun yerine çocuklarından
biri geçiyormuş. Buna da SALTANAT sistemi diyorlarmış. Küçük hakan şöyle
düşündü “hükümdarın birden fazla çocugu varsa ne oluyordu acaba?” hemen cevabı
da buldu “bunlar hükümdar olmak için taht kavgalarına girişecek ,en güçlü olan
hükümdar olacaktı” diye. Küçük hakan yeni şeyler ögrendikçe ögrenme istegi
artıyor. Türklerdeki yönetim ve egemenlik
anlayışını daha da merak ediyordu. Araştırmalarına devam etti.
Çok sevdigi Osmanlı devletinde DİVAN
denilen bir meclisle karşılaştı. Bu mecliste devletin her tütlü sorunları
halkın da görüşleri alınarak çözümlenmeye çalışıyorlardı. Ancak alınan
kararların uygulanması için padişahın son sözü çok önemliydi. Son sözün
oadişaha ait olması küçük hakanın moralini bomuştu. Kendi kendine”son sözü
padişah söylüyorsa o zaman bu meclis bir danışma meclisi oluyordu” diye. Moral
bozuklugu içinde araştırmalarına devam ederken birden çok sevindirici bir
bilgiye ulaştı. Osmanlı devletindeki demokratik ilk hareket olan TANZİMAT
FERMANI ile karşılaştı. Bu ferman ile padişah kanun üstünlügünü kabul ediyordu.
Halk daha özgür ve daha eşit bir konuma kavuşmuştu.
Morali
düzelmiş bir halde MEŞRUTİYET sözcügüyle karşılaştı. Meşrutiyet ile kanun-i
esasi adlı Osmanlının ilk anayasası yapılmıştı. En önemlisi halk artık yönetime
katılmıştı. Küçük hakan “halk nasıl yönetime katılıyor?”diye düşündü. Ülkeyi
padişah yönetiyor halk nasıl onun yanında yönetime katılıyor diye düşünürken”olsa
olsa meclis vardır”dedi. Dedigi dogruydu çünkü meşrutiyette mebusan meclisi
vardı ve bu meclisteki milletvekillerini halk seçiyordu. Bu şekikde bir tarafta
padişah diger tarafta halkın seçtigi bir meclis vardı böylece ülke
yönetiliyordu. Keşke sadece meclis olsaydı derken çok önemli bir bilgiye
ulaştı.
Atatürk 23
nisan 1920 yılında TBMM yi açmış ve milli egemenlik ilkesini ülkemizde
yerleştirmenin ilk adımını atmış. Daha sonra saltanatı kaldırıp 29 ekim 1923
yılında cumhuriyeti ilan edip ülke yönetimini ve egemenligi tamamen türk
halkına vermiştir. Türk halkı yönetime tam anlamıyla hakim olmuş.
Küçük
hakan isminin anlamını bulmak için çıktıgı yolculukta çok önemli bilgilere
ulaşmış türk devletlerinin yönetim ve egemenlik anlayışlarını ögrenmişti.
Ertesi gün bu bilgileri ögretmeni ile paylaşmış ve ögretmeninden çok büyük
övgüler almıştı.
SORULAR
1-kurultayda
kararlar nasıl alınıyor?
2-divan ile
kurultay arasındaki benzerlik ve farklılıklar ne olabilr?
3-meşrutiyet
ile halk nasıl yönetime katılmıştır?
4-halkın en
fazla ön planda oldugu sistem hangisidir?
5-tanzimat
fermanının en büyük kazancı ne olmuştur?
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder