6 Şubat 2016 Cumartesi

6.sınıf SOSYALBİLGİLER VATANDAŞLIK HAK VE GÖREVLERİ

VATANDAŞLIK HAK VE GÖREVLERİ

Yurdumuzda bütün vatandaşlar aynı haklara sahiptir. İnsanların kanun Önünde eşit haklara sahip olması kolay kazanılmamıştır. Bu hakların kazanılması için çok uzun ve çetin mücadeleler verilmiştir.
  Vatandaşların haklarını koruma görevini devlet üstlenmiştir. Bu nedenle hakkını arayan her vatandaşın başvuracağı İlk yer devlettir.

  Vatandaşlar, kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Buna göre her vatandaş hür doğar ve hür yaşar. Onun bu hürriyetini kimse etinden alamaz. Buna bağlı olarak din ve vicdan hürriyetine de sahiptir.
Her vatandaş istediği dine inanmakta serbesttir. Onu bu konuda kimse zorlayamaz. Aynı şekilde her vatandaş düşünce hürriyetine de sahiptir. Kişi istediği şekilde düşünebilir. Yine herkesin bilim ve sanatı öğrenme, bu alanlarda araştırma yapma ve açıklama hürriyeti vardır. Bütün bu hak ve hürriyetler Atatürk'ün önderliğinde kurulan cumhuriyet yönetimi sayesinde elde edilmiştir.
   Bu sayılanlar vatandaşın en önemli haklarından bazılarıdır. Devlet de vatandaşların bu haklarına saygı duyar. Bu hakları edinebilmeleri için ortam hazırlar ve bu hakları yok edebilecek engelleri ortadan kaldırır. Vatandaşlık görevlerine önem veren Atatürk "Hakkın bulunduğu yerde görev, görevin bulunduğu yerde hak vardır." sözüyle vatandaşlık görevinin önemini de belirtmiştir.

Hak: Hukuk düzeninin kişilere tanımış olduğu yetkidir. Bu yetkilerin belirli bir sının vardır.

Sorumluluk: Kişinin kendine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi zorunluluğudur.
Özgürlük: Bireyin başkalarına zarar vermeden her şeyi yapabilmesidir.
Özgürlük ile hak arasında doğrudan bir ilişki vardır. Özgürlük bütün hakların ortak kökenidir. Özgürlük olmadan hak söz konusu olamaz. Hak, özgürlüğü sağlamak için kişiye hukukun sağladığı yetkidir. Örneğin, eğitim hakkı olmayan bir kişinin dilediği bir alanda eğitim görmesi söz konusu olamaz. Çünkü eğitim hakkı, eğitim özgürlüğünü gerçekleştirmek için tanınmıştır.

Vatandaşlık: Aynı vatan toprakları üzerinde yaşayan aynı devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan bireylere vatandaş denir. Bütün demokratik ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de vatandaşlık hakkının kazanılması yasalarla belirlenmiştir. Anayasamıza göre, "Türk Dev-letine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür."
  Vatandaşlık hak ve görevlerinden bazıları şunlardır:
- Seçme ve seçilme hakkı
- Kanunlara uymak
- Vergi vermek
- Askerlik yapmak

               TOPLUMSAL BİR SORUNA ÇÖZÜM ARARKEN
İnsanlar toplum içerisinde yaşarken birçok sorunla karşılaşır. Bu sorunların çözümü hak, sorum­luluk ve özgürlükler temelinde olması gerekir. Bu da ancak yasalara uyulmasıyla gerçekleşir.
 Tüketici Hakların Koruma Yasası'na göre; tüketici bir ay içerisin­de itiraz edebilir. Satıcıdan ödediği paranın iadesini, özürlü malın iadesini, malın değiştirilmesini ya da ücretsiz onarımını isteyebilir. Alıcının bu isteklerinden herhangi biri gerçekleşmediği zaman, il ve il­çelerde yasa ile kurulmuş olan hakem heyetlerine başvurma hakkı vardır. Bu heyetlere bir dilekçe ile alınan malın faturası ya da fişi ile başvurulur. Tüketici burada verilen karardan da memnun olmazsa, Tüketici Mahkemelerinde dava açabilir.

BİLGİ KUMBARAM
-    Bir mal ya da hizmeti özel amaçlarda kullanan ya da tüketene "tüketici" denir.
-    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 172. maddesin göre; "Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirleri alır, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder."
Bu maddeye göre devlet,
-    Tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zarar­larını giderici, önlemler almak,
-    Tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek zorundadır.
Tüketici hakları ihlalleri için başvurula­bilecek yerler;
·         Belediyeler,
·         Tüketici Hakları Derneği,
·         Tüketici Haklan Merkezi,
·         Tüketici Mahkemesi,
·         Tüketici Sorunları İl / İlçe Hakem Heyeti,
·         Reklam Kuruludur.
Bazı durumlarda devlet kuruluşları ile de sorunlar yaşanabilir. Örneğin yol çalışmaları son­rasında asfaltlama işleminin yapılmaması gibi hizmet aksamaları durumunda çeşitli devlet ku­rumlarına başvurulabilir.

Hizmet aksamalarında başvurulabile­cek yerler;
·         Belediyeler,
·         Muhtarlıklar,
·         Kaymakamlıklar,
·         Valiliklerdir.

DİLEKÇE VERME VE BİLGİ EDİNME HAKKI
·         Demokratik devletlerin bireylere sağladığı te­mel haklardan biri de dilekçe verme hakkıdır. Dilekçe verme hakkı, temel hakların korunmasını sağlar.
·         Kişiler, uğradıkları herhangi bir haksızlık sonucu veya belirli bir konuda bilgi vermek ama­cıyla dilekçe verme hakkına sahiptir.
·         Dilekçe verme ve bilgi edinme hakkı ya­salarla güvence altına alınmıştır. İlgili kurumlar, dilekçeleri değerlendirerek vatandaşlara altmış gün içinde yazılı olarak cevap vermek zorundadır.
·         Toplum içinde bireyler haklarını çok iyi bilmeli ve bunları kullanmalıdır.
·         Toplum içinde bireylerin birbiriyle olan so­runlarının çözümünde empati kurmak da çok önemlidir.

EMPATİ: Bir bireyin kendisini karşısındakinin yerine koyması, onun duygu veşüncelerini anlamaya çalışmasıdır.
Empati toplumsal yaşamın vazgeçilmez unsurlarından biri olmalıdır. Empati duygusunun geliştiği toplumlarda bireyler davranışlarında daha dikkatli olur ve davranışların karşılarındaki kişiler tarafından nasıl algılanabileceğini daha iyi tahmin eder.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN ETKİN VE SOSYAL BİR VATANDAŞIYIM
                Sosyal Bilgiler Dersi;
·         Vatandaşlık görevi ve sorumluluklarının öğrenilmesini sağlar.
·         Öğrencilerin, Türk milletine, bayrağına ve Türk ordusuna karşı sevgi, saygı ve güven duy­gusunu artırır.
·         Atatürk ilke ve inkılâplarının öneminin an­laşılması ve bunların korunması bilincinin yerleş­mesini sağlar.
·         Türkiye Cumhuriyeti'nin dayandığı temel ilkeleri öğretir.
·         Türk tarihinin öğretilmesini amaçlar.
·         Hem ülkemizi hem de dünyayı tanımamı­zı sağlar.
·         Demokratik yaşam kurallarını öğretir.
·         Beraber yaşama, sorumluluk alma, yar­dımlaşma ve karar verme duygularını geliştirir.
·         İnsanların, birbirlerine karşı olan hak ve sorumluluklarını kavramalarını sağlar.
·         Bilimin ve tekniğin gelişmesinin insan ha­yatı üzerindeki etkilerini öğretir.
ATATÜRK VE SOSYAL BİLİMLER
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Musta­fa Kemal Atatürk'ün bilime ve bilimsel araştırma­lara büyük önem verdiği herkesçe bilinmektedir. Atatürk'ün en büyük amaçlarından biri de Türki­ye'yi çağdaş bir ülke hâline getirmek ve Avrupalı devletler seviyesine çıkarmaktır. Bunu yaparken en büyük yol gösterici olarak bilimi kabul etmiştir.

Atatürk'ün yaptığı inkılaplar incelendiğin­de, bu inkılapların aklın ve bilimin önderliğinde yapıldığı, modern yenilik ve gelişime açık bir özel­liğe sahip olduğu görülmektedir.
Bir ülkenin hızla gelişebilmesi için önce­likle halkın eğitim seviyesinin yükseltilmesi gerek­lidir. Şüphesiz Atatürk de bu durumun farkına var­mış ve eğitim alanındaki inkılâplara önem vermiş­tir. Bu nedenle Atatürk bütçeden ödenek ayırarak yurt dışına öğrenci gönderilmesine karar vermiş­tir. Fen bilimleri, sosyal bilimler, görsel sanatlar ve arkeoloji gibi birçok alanda 1925 ile 1947 yılla­rı arasında Avrupa'ya 40 öğrenci gönderilmiştir.
Türk Tarih Kurumu
Tarih boyunca çok sayıda devlet kuran, binlerce yıllık geçmişi olan, dünya kültür, sanat ve siyasi hayatına etki eden Türklerin tarihi, İslam ta­rihi ve Osmanlı tarihi ile sınırlandırılmıştı.
 Atatürk 1930 yılından itibaren Türk tarihi­nin araştırılması konusuna önem verdi. Araştır­maları bilimsel hâle getirmek için 1931 yılında   Türk Tarihi Tetkik Cemiyetini (Türk Tarih Kuru­mu) kurdurdu.

Yeni Türk Harfleri
 Arap alfabesi ses uyumu bakımından Türkçeye uygun olmadığından okuma ve yazma güçlüğü ortaya çıkarıyordu. Bu nedenle ülkemiz­de okuma ve yazma bilenlerin sayısı da oldukça azdı.
Latin alfabesinden yararlanılarak, Türk di­linin yapısına uygun Türk alfabesi hazırlandı. Ye­ni Türk harfleri, TBMM tarafından 1 Kasım 1928 tarihinde kabul edildi.

Türk Dil Kurumu
Osmanlı Devleti zamanında iki çeşit dil vardı. Biri Arapça, Farsça ve Türkçenin karışımıy­la oluşmuş Osmanlıca, diğeri ise halkın konuştu­ğu Türkçe idi.
Ülkede farklı dillerin konuşulması dil birli­ğinin oluşmasını engelliyordu. Bu nedenle Ata­türk, Türk dilinin geliştirilmesi konusu üzerinde önemle durdu.
Türkçenin yabancı dillerin etkisinden kur­tarılması ve sadeleştirilmesi amacıyla 1932 yılın­da Türk Dil Kurumu                        açıldı. Ayrıca Dil Kurultayla­rı düzenlendi.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi
Ankara Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi­nin kurulmasına Atatürk bizzat öncülük etmiştir.
Türkiye'nin gelişebilmesi için öncelikle bi­limin önderliğini esas alan gençlerin yetiştirilmesi

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

6.sınıf SOSYALBİLGİLER VATANDAŞLIK HAK VE GÖREVLERİ

VATANDAŞLIK HAK VE GÖREVLERİ

Yurdumuzda bütün vatandaşlar aynı haklara sahiptir. İnsanların kanun Önünde eşit haklara sahip olması kolay kazanılmamıştır. Bu hakların kazanılması için çok uzun ve çetin mücadeleler verilmiştir.
  Vatandaşların haklarını koruma görevini devlet üstlenmiştir. Bu nedenle hakkını arayan her vatandaşın başvuracağı İlk yer devlettir.

  Vatandaşlar, kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Buna göre her vatandaş hür doğar ve hür yaşar. Onun bu hürriyetini kimse etinden alamaz. Buna bağlı olarak din ve vicdan hürriyetine de sahiptir.
Her vatandaş istediği dine inanmakta serbesttir. Onu bu konuda kimse zorlayamaz. Aynı şekilde her vatandaş düşünce hürriyetine de sahiptir. Kişi istediği şekilde düşünebilir. Yine herkesin bilim ve sanatı öğrenme, bu alanlarda araştırma yapma ve açıklama hürriyeti vardır. Bütün bu hak ve hürriyetler Atatürk'ün önderliğinde kurulan cumhuriyet yönetimi sayesinde elde edilmiştir.
   Bu sayılanlar vatandaşın en önemli haklarından bazılarıdır. Devlet de vatandaşların bu haklarına saygı duyar. Bu hakları edinebilmeleri için ortam hazırlar ve bu hakları yok edebilecek engelleri ortadan kaldırır. Vatandaşlık görevlerine önem veren Atatürk "Hakkın bulunduğu yerde görev, görevin bulunduğu yerde hak vardır." sözüyle vatandaşlık görevinin önemini de belirtmiştir.

Hak: Hukuk düzeninin kişilere tanımış olduğu yetkidir. Bu yetkilerin belirli bir sının vardır.

Sorumluluk: Kişinin kendine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi zorunluluğudur.
Özgürlük: Bireyin başkalarına zarar vermeden her şeyi yapabilmesidir.
Özgürlük ile hak arasında doğrudan bir ilişki vardır. Özgürlük bütün hakların ortak kökenidir. Özgürlük olmadan hak söz konusu olamaz. Hak, özgürlüğü sağlamak için kişiye hukukun sağladığı yetkidir. Örneğin, eğitim hakkı olmayan bir kişinin dilediği bir alanda eğitim görmesi söz konusu olamaz. Çünkü eğitim hakkı, eğitim özgürlüğünü gerçekleştirmek için tanınmıştır.

Vatandaşlık: Aynı vatan toprakları üzerinde yaşayan aynı devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan bireylere vatandaş denir. Bütün demokratik ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de vatandaşlık hakkının kazanılması yasalarla belirlenmiştir. Anayasamıza göre, "Türk Dev-letine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür."
  Vatandaşlık hak ve görevlerinden bazıları şunlardır:
- Seçme ve seçilme hakkı
- Kanunlara uymak
- Vergi vermek
- Askerlik yapmak

               TOPLUMSAL BİR SORUNA ÇÖZÜM ARARKEN
İnsanlar toplum içerisinde yaşarken birçok sorunla karşılaşır. Bu sorunların çözümü hak, sorum­luluk ve özgürlükler temelinde olması gerekir. Bu da ancak yasalara uyulmasıyla gerçekleşir.
 Tüketici Hakların Koruma Yasası'na göre; tüketici bir ay içerisin­de itiraz edebilir. Satıcıdan ödediği paranın iadesini, özürlü malın iadesini, malın değiştirilmesini ya da ücretsiz onarımını isteyebilir. Alıcının bu isteklerinden herhangi biri gerçekleşmediği zaman, il ve il­çelerde yasa ile kurulmuş olan hakem heyetlerine başvurma hakkı vardır. Bu heyetlere bir dilekçe ile alınan malın faturası ya da fişi ile başvurulur. Tüketici burada verilen karardan da memnun olmazsa, Tüketici Mahkemelerinde dava açabilir.

BİLGİ KUMBARAM
-    Bir mal ya da hizmeti özel amaçlarda kullanan ya da tüketene "tüketici" denir.
-    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 172. maddesin göre; "Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirleri alır, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder."
Bu maddeye göre devlet,
-    Tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zarar­larını giderici, önlemler almak,
-    Tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek zorundadır.
Tüketici hakları ihlalleri için başvurula­bilecek yerler;
·         Belediyeler,
·         Tüketici Hakları Derneği,
·         Tüketici Haklan Merkezi,
·         Tüketici Mahkemesi,
·         Tüketici Sorunları İl / İlçe Hakem Heyeti,
·         Reklam Kuruludur.
Bazı durumlarda devlet kuruluşları ile de sorunlar yaşanabilir. Örneğin yol çalışmaları son­rasında asfaltlama işleminin yapılmaması gibi hizmet aksamaları durumunda çeşitli devlet ku­rumlarına başvurulabilir.

Hizmet aksamalarında başvurulabile­cek yerler;
·         Belediyeler,
·         Muhtarlıklar,
·         Kaymakamlıklar,
·         Valiliklerdir.

DİLEKÇE VERME VE BİLGİ EDİNME HAKKI
·         Demokratik devletlerin bireylere sağladığı te­mel haklardan biri de dilekçe verme hakkıdır. Dilekçe verme hakkı, temel hakların korunmasını sağlar.
·         Kişiler, uğradıkları herhangi bir haksızlık sonucu veya belirli bir konuda bilgi vermek ama­cıyla dilekçe verme hakkına sahiptir.
·         Dilekçe verme ve bilgi edinme hakkı ya­salarla güvence altına alınmıştır. İlgili kurumlar, dilekçeleri değerlendirerek vatandaşlara altmış gün içinde yazılı olarak cevap vermek zorundadır.
·         Toplum içinde bireyler haklarını çok iyi bilmeli ve bunları kullanmalıdır.
·         Toplum içinde bireylerin birbiriyle olan so­runlarının çözümünde empati kurmak da çok önemlidir.

EMPATİ: Bir bireyin kendisini karşısındakinin yerine koyması, onun duygu veşüncelerini anlamaya çalışmasıdır.
Empati toplumsal yaşamın vazgeçilmez unsurlarından biri olmalıdır. Empati duygusunun geliştiği toplumlarda bireyler davranışlarında daha dikkatli olur ve davranışların karşılarındaki kişiler tarafından nasıl algılanabileceğini daha iyi tahmin eder.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN ETKİN VE SOSYAL BİR VATANDAŞIYIM
                Sosyal Bilgiler Dersi;
·         Vatandaşlık görevi ve sorumluluklarının öğrenilmesini sağlar.
·         Öğrencilerin, Türk milletine, bayrağına ve Türk ordusuna karşı sevgi, saygı ve güven duy­gusunu artırır.
·         Atatürk ilke ve inkılâplarının öneminin an­laşılması ve bunların korunması bilincinin yerleş­mesini sağlar.
·         Türkiye Cumhuriyeti'nin dayandığı temel ilkeleri öğretir.
·         Türk tarihinin öğretilmesini amaçlar.
·         Hem ülkemizi hem de dünyayı tanımamı­zı sağlar.
·         Demokratik yaşam kurallarını öğretir.
·         Beraber yaşama, sorumluluk alma, yar­dımlaşma ve karar verme duygularını geliştirir.
·         İnsanların, birbirlerine karşı olan hak ve sorumluluklarını kavramalarını sağlar.
·         Bilimin ve tekniğin gelişmesinin insan ha­yatı üzerindeki etkilerini öğretir.
ATATÜRK VE SOSYAL BİLİMLER
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Musta­fa Kemal Atatürk'ün bilime ve bilimsel araştırma­lara büyük önem verdiği herkesçe bilinmektedir. Atatürk'ün en büyük amaçlarından biri de Türki­ye'yi çağdaş bir ülke hâline getirmek ve Avrupalı devletler seviyesine çıkarmaktır. Bunu yaparken en büyük yol gösterici olarak bilimi kabul etmiştir.

Atatürk'ün yaptığı inkılaplar incelendiğin­de, bu inkılapların aklın ve bilimin önderliğinde yapıldığı, modern yenilik ve gelişime açık bir özel­liğe sahip olduğu görülmektedir.
Bir ülkenin hızla gelişebilmesi için önce­likle halkın eğitim seviyesinin yükseltilmesi gerek­lidir. Şüphesiz Atatürk de bu durumun farkına var­mış ve eğitim alanındaki inkılâplara önem vermiş­tir. Bu nedenle Atatürk bütçeden ödenek ayırarak yurt dışına öğrenci gönderilmesine karar vermiş­tir. Fen bilimleri, sosyal bilimler, görsel sanatlar ve arkeoloji gibi birçok alanda 1925 ile 1947 yılla­rı arasında Avrupa'ya 40 öğrenci gönderilmiştir.
Türk Tarih Kurumu
Tarih boyunca çok sayıda devlet kuran, binlerce yıllık geçmişi olan, dünya kültür, sanat ve siyasi hayatına etki eden Türklerin tarihi, İslam ta­rihi ve Osmanlı tarihi ile sınırlandırılmıştı.
 Atatürk 1930 yılından itibaren Türk tarihi­nin araştırılması konusuna önem verdi. Araştır­maları bilimsel hâle getirmek için 1931 yılında   Türk Tarihi Tetkik Cemiyetini (Türk Tarih Kuru­mu) kurdurdu.

Yeni Türk Harfleri
 Arap alfabesi ses uyumu bakımından Türkçeye uygun olmadığından okuma ve yazma güçlüğü ortaya çıkarıyordu. Bu nedenle ülkemiz­de okuma ve yazma bilenlerin sayısı da oldukça azdı.
Latin alfabesinden yararlanılarak, Türk di­linin yapısına uygun Türk alfabesi hazırlandı. Ye­ni Türk harfleri, TBMM tarafından 1 Kasım 1928 tarihinde kabul edildi.

Türk Dil Kurumu
Osmanlı Devleti zamanında iki çeşit dil vardı. Biri Arapça, Farsça ve Türkçenin karışımıy­la oluşmuş Osmanlıca, diğeri ise halkın konuştu­ğu Türkçe idi.
Ülkede farklı dillerin konuşulması dil birli­ğinin oluşmasını engelliyordu. Bu nedenle Ata­türk, Türk dilinin geliştirilmesi konusu üzerinde önemle durdu.
Türkçenin yabancı dillerin etkisinden kur­tarılması ve sadeleştirilmesi amacıyla 1932 yılın­da Türk Dil Kurumu                        açıldı. Ayrıca Dil Kurultayla­rı düzenlendi.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi
Ankara Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi­nin kurulmasına Atatürk bizzat öncülük etmiştir.
Türkiye'nin gelişebilmesi için öncelikle bi­limin önderliğini esas alan gençlerin yetiştirilmesi

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder