DEMOKRASİNİN SERÜVENİ:
Demokrasi: Halkın kendi kendini yönetmesine denir.
Halk kendi yöneticilerini kendisi seçer. Bu hakkını milletvekilleri seçerek
kullanır. Belli bir süre için milletvekillerini seçer milletvekilleri mecliste
halk adına ülkeyi yönetir.
— Türk toplumunun,
ruh ve karakter yapısına en uygun yönetim biçimi demokrasidir. Türk ulusunun
özgürlük ve bağımsızlığıyla bütünleşen bir yönetimdir. İnsan haklarının en iyi
korunup gelişebileceği yönetimdir.
**Demokrasinin Temel İlkeleri:
1.Milli egemenlik
2. Hürriyet ve
eşitlik
3. Siyasi
partiler.
a.Milli Egemenlik: Demokraside egemenlik millete aittir.
Millet bu hakkını temsilcilerini kullanarak seçer. Yönetenler, gücünü milletten
alır.
b.Hürriyet ve Eşitlik: Hürriyet; başkalarına zarar vermeden her
şeyi yapabilmektir. Eşitlik; hiçbir ayrım yapmaksızın herkesin kanun önünde
eşit olmasıdır.
c.Siyasi Partiler: Siyasi partilerin çok olması demokrasinin
daha iyi işlemesini sağlar. Farklı düşüncedeki insanlar kendi fikirlerine uygun
partilere üye olabilir. Ve istedikleri partiyi destekleyebilirler. Atatürk
demokrasinin tam anlamıyla gerçekleşe bilmesi için çok partili hayata
geçilmesinin şart olduğunu belirtmiştir.
— Ülkeyi yöneten
partilere “İktidar partisi” diğer
partilere de “muhalefet partisi”
denir. Eğer bir parti tek başına iktidar olamazsa başka partilerle anlaşarak
iktidar olur. Bu birleşmeye “koalisyon”
adı verilir.
— Çoğunluk ilkesi ise halkın çoğunluğunun istediğinin
olmasıdır. Ancak çoğunluğu sağlayan parti diğer insanları ezmez ya da baskı
uygulamaz. Çünkü demokraside İnsan haklarına saygı ön plandadır.
— Genel oy
prensibi ise halkın yöneticilerini kendilerinin ve hepsinin oyu eşit şekilde
seçmesidir.Oy kullanma gizli sayımı ise açık yapılır.
Diğer Yönetimler:
- Monarşi (Mutlakıyet): Tek kişinin egemenliğine dayanan yönetim
biçimidir. Kralların sözü geçer sadece.
- Oligarşi: Ufak bir azınlığın(gurubun) ülkeyi yönetmesidir.
a- Aristokrasi: Soylu sayılan sınıfın ülkeyi yönetmesidir.
- Teokrasi: Ülkenin dini kurallara göre yönetilmesidir.
- Cumhuriyet: Milletin kendini yönetecekleri seçtiği bir yönetimdir.
Günümüzde en çok olan devlet yönetim şeklidir.
- Feodalite: Ortaçağda zengin toprak sahiplerinin yönetimine dayanan
yönetim biçimidir.
- Diktatörlük: Monarşiye benzer bu yönetimde de tek kişinin geniş
yetkileri vardır. Yakın zamana kadar Irak’ta Saddam Hüseyin ülkeyi bu yönetimle
yönetiyordu.
Tarihten Günümüze
Demokrasi:
- İlk çağlarda demokrasi fazla gelişmemişti. Bu dönemde insan haklarını
ve demokrasiyi Aristo, Sokrates, Eflatun gibi Sofistler (düşünürler)
geliştirmeye çalışıyordu.
- Roma’da yazılı kanunlar hazırlandı. (12 Levha kanunları )
- Orta Çağda İngiltere Kralı Yurtsuz John “Manga Carta
Libertatum” ( Büyük Özgürlük Bildirisi) yayınlayarak kralın
yetkilerini azda olsa kısıtladı.
- Johann Gutenberg’in matbaayı icadı ile insanlar arasında düşünce ve
bilgi paylaşımı hızlandı.
- Avrupa’da Reform, Rönesans ve
Aydınlanma hareketleri ile demokrasi ve özgürlükler gelişti.
- Faransız “İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi” ile özgürlük ,
eşitlik, adalet, ulusçuluk gibi kavramlar tüm dünyaya yayıldı.
- Birleşmiş Milletlerin yayınladığı “İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi”
ile insan hakları ve demokrasi hızla gelişti.
- Günümüzde 192 ülkenin 120’si demokrasi ile yönetilmektedir.
- Ülkemizde M. Kemal 23 Nisan 1920’de TBMM’yi açtı. 29 Ekim 1923’te
Cumhuriyeti ilan etti. Böylece Türkiye çağdaş ve insan haklarına uygun bir
yönetime geçmiş oldu.
İnsan hakları:
- İnsanların doğuştan gelen ve toplumda
daha iyi yaşaması için olması gereken haklara biz insan hakları diyoruz.
Yaşama , eğitim, sağlık, seyahat ve yerleşme, düşünme hakları gibi.
- Günümüzdeki insan haklarının oluşması kolay olmamıştır. İlk çağlarda
insanların çoğu hakları yoktu. Krallar ve diğer yöneticiler istediği gibi
davrana biliyor ve insanlar köle olarak satılabiliyordu. Zamanla demokrasi ve insan hakları gelişti ve
günümüzdeki insan hakları oluştu.
- İnsan haklarını ülkelerde anayasalar koruma altına alır. Ayrıca uluslar
arası kuruluşların ortak hareketiyle insan haklarını koruyacak belgeler de
yayınlanmıştır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, Çocuk Haklarına Dair
Sözleşme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi… Bu belgeleri imzalayan ülkeler
oradaki şartlara uymak zorundadır.
İnsan hakları ile ilgili bazı önemli olaylar.
- Tarihte bilinen ilk yasalar
Sümer Kralı Urgakina tarafından hazırlanmıştır.
“Hamburabi Yasaları” Babil kralı Hamburabi tarafından
hazırlanmıştır. “Kana kan göze göz (kısasa kısas)” ilkelerine dayanır.(Mö:1795-1750)
- Peygamberimiz Hz. Muhammed ölmeden önce yaptığı “Veda Hutbesi”nde toplum
kurallarından bahsetmiştir.(632)
- Orta Çağ’da. Manga Carta insan hakları için önemli bir adım olmuş
(1215)
- Osmanlı devletinde Kanuni Sultan Süleyman kanunlar hazırlayarak insan
haklarını korumaya çalışmıştır. (1520-1566)
- Faransız “İnsan ve Yurttaş
Hakları Bildirgesi” ile özgürlük , eşitlik, adalet, ulusçuluk gibi kavramlar
tüm dünyaya yayıldı.(1789)
- Osmanlı devletinde “Kanun-i Esasi” ile insan haklarında önemli
gelişme oldu. Halk ilk defa yönetime katıldı. (1876)
- “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” ile insan hakları tüm dünyada
hızla yayılmaya ve korunmaya başladı. (1948)
- “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi” ile Avrupa devletleri de insan
hakları için önemli bir adım attı. (1950)
- Temel Haklarımız:
-İnsanların yaşaması için gereken haklardır. Temel haklar üç kısıma
ayrılır:
1- Kişi hakları: Yaşama, düşünme,
yerleşme,özgür olama, mülk edinme gibi doğuştan olan haklardır.
2- Sosyal ve Ekonomik Haklar: devletin kanunlarla
insanların daha iyi yaşaması için sağladığı haklardır. Sağlık hakkı, eğitim
hakkı, çalışma hakkı, sosyal güvenlik hakkı, sendika kurma hakkı gibi.
3- Siyasi haklar: Ülke yönetimine
katılmamızı sağlayan haklardır. Seçme ve seçilme hakkı, siyasi faaliyette
bulunma hakkı, dilekçe hakkı, vatandaşlık hakkı gibi.
Tarihte Türk Kadın Hakları
-İlk Türk devletlerinde Hatun Kurultaya katılırdı.
-Tek eşlilik vardı.Evlenme ve boşanmada kadının da söz hakkı
vardı.
-İslamiyetle birlikte, İslamiyetin yanlış yorumlanması ile
birlikte kadınlar haklarının çoğunu kaybetmiştir.
İlk kez 1913’te Türk kadını sanayide çalışmaya başladı.
-Kurtuluş Savaşı’nda kadınlarımızın katkısını kimse inkar edemez.
-1932’ kadınlara yerel seçimlerde sadece oy
kullanma hakkı,1933’de muhtar olma hakkı, 1934’ de seçme ve seçilme hakkı verildi.1934’de
17 kadın milletvekili meclise girdi.
-Türkiye 1985’de ‘Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi
Sözleşmesini’ kabul etti.
Anayasalarımız:1921,1924,1961,1982
Anayasamızın ilk üç maddesi değiştirilemez,değiştirilmesi dahi
teklif edilemez.(1-Yönetimin cumhuriyet olduğu, 2-Laik,sosyal bir hukuk devleti
olduğu, Atatürk milliyetçiliğine dayanması 3-Bayrak,milli
marş,başkent,dil)
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder