12 Eylül 2019 Perşembe

Tarih Neden Önemlidir

Milletlerin ortak hafızası olan tarih, millî ve toplumsal kimliğin
inşasında önemli rol oynar. Toplum, kendisini oluşturan
bireylerin bir kimlik altında toplanması sayesinde ortaya
çıkar. Kimlik insanların düşünme, kendilerini ifade etme ve
geliştirme biçimlerinin değişmez karakteri olarak tanımlanabilir.
Kimlik olmadan bir toplumun devamlılık sağlayabilmesi
söz konusu olmayacaktır. Toplumsal kimlik, ahlaki ve tarihî
değerlerin etkisiyle oluşur. Topluluk şuuru yani sürekliliği
toplumsal kimlikle aynıdır. Bireylerin ve toplumun kendini
Türk kimliği gibi bir kimlik altında tanımlaması, toplumsal
birliktelikle gerçekleşir (Görsel 1.8). Ayrıca tarih, bireylere
yaşadığı toplumun geçmişini öğreterek kişinin kendi milletine
aidiyet duygusuyla bağlanmasını sağlar. Tarih, kimliğin
oluşumunda hafızanın destekleyicisidir.Millî ve toplumsal kimliğin oluşmasında dil ana etkendir. Bunun
yanında tarih birliği, dinî inanışlar, devlet yapıları, coğrafi
birliktelik, musiki ve ülkü birliği de bu şuurun oluşmasında
önemlidir. Tarih bilimi sayesinde geçmiş hakkındaki aktarımlar,
milletlerin ortak hafızasını biçimlendirir. Bu nedenle tarih
kitapları, sadece milletlerin kendi tarihinden bahsetmez; diğer
toplumlarla etkileşimler yaşandığı hakkında da güçlü bir
bilinç oluşturur.Millî ve toplumsal kimlik için toplumlarda tarih bilincinin oluşması
bir zorunluluktur. Tarih bilinci, bireyin gerek sosyalleşmesinin
gerekse kendi yaşam deneyiminin etkisiyle tarihin
farkında olmasıdır. Bu bilinç, insanların kendilerinde ve yaşadıkları
dünyada meydana gelen zamana bağlı değişmelere
uyum sağlamasına yardımcı olur. Tarih bilincine sahip kişiler,
tarihle ilgili bilgileri eleştirel değerlendirmeye tabi tutar. Bu
sayede insanlar, tarihî metinleri analiz ederken doğru-yanlış
ayrımını yapabilme becerisini geliştirir.
Tarih bilimi, insanlara başka beceriler de kazandırır.
Tarih, uyguladığı yöntem gereği bireylerde
araştırma ve kanıt kullanma becerisini artırır.
Çünkü tarihî bir bilgiye araştırma yaparak ve
kaynak kullanılarak ulaşılır. Ulaşılan farklı kaynaklarda
tespit edilen çelişkili ifadeler, insanların
sorgulama ve eleştirel düşünme becerilerini de
geliştirir.
Tarih bilimi geçmişten günümüze meydana gelen
olay ve olguları kronolojik bir süreçte ele aldığı
için olay ve olgular arasında neden-sonuç ilişkilerini
ortaya koyar. Böylece bireylerde çok yönlü düşünme
yeteneği gelişir ve bireyler tarihî süreçte meydana gelen
değişimleri ve süreklilikleri algılar.
Geçmişte yaşamış insanların değer yargıları, olaylara ve
dünyaya nasıl baktıkları ve ne hissetlikleri tarihsel empati
ile anlaşılabilir. Bunun sonucunda insanların geçmişi anlama
becerisi gelişir. Ayrıca diğer toplum ve milletlerle
yapılan karşılaştırmalar, bireye özgüven
kazandıracağı gibi başka milletlere empati
duymasını sağlar. Bu empati, dünyanın mirasını
anlayan insanı, kendisi ve çevresiyle
barışık bir birey olarak geliştirir.
İnsan; mensubu olduğu toplumu, ülkeyi ve
içinde yaşadığı dünyayı anlamak için geçmişini
bilmek zorundadır. Geçmişini bilmeyen bir
toplum, hafızasını yitirmiş, akıntıya kapılmış
gibidir. Tarih, geçmişin ışığında bugünün anlaşılmasını
ve yarına yön verilmesini sağlar. Böylelikle geçmişteki
hataları tekrar etmeyen toplumlar, gelecekle ilgili doğru
planlama ve analizlerle daha iyi bir yaşam düzeyine ulaşır.
Millî bilinci oluşturarak geçmişte bir arada yaşamış ve gelecekte
de bir arada yaşamak isteyen toplumun, birlik ve beraberlik
içinde olmasını sağlayan tarih, toplumdaki manevi
değerlerin gelişmesinde de önemli rol oynar.
Kaynak: Meb Kitap

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Tarih Neden Önemlidir

Milletlerin ortak hafızası olan tarih, millî ve toplumsal kimliğin
inşasında önemli rol oynar. Toplum, kendisini oluşturan
bireylerin bir kimlik altında toplanması sayesinde ortaya
çıkar. Kimlik insanların düşünme, kendilerini ifade etme ve
geliştirme biçimlerinin değişmez karakteri olarak tanımlanabilir.
Kimlik olmadan bir toplumun devamlılık sağlayabilmesi
söz konusu olmayacaktır. Toplumsal kimlik, ahlaki ve tarihî
değerlerin etkisiyle oluşur. Topluluk şuuru yani sürekliliği
toplumsal kimlikle aynıdır. Bireylerin ve toplumun kendini
Türk kimliği gibi bir kimlik altında tanımlaması, toplumsal
birliktelikle gerçekleşir (Görsel 1.8). Ayrıca tarih, bireylere
yaşadığı toplumun geçmişini öğreterek kişinin kendi milletine
aidiyet duygusuyla bağlanmasını sağlar. Tarih, kimliğin
oluşumunda hafızanın destekleyicisidir.Millî ve toplumsal kimliğin oluşmasında dil ana etkendir. Bunun
yanında tarih birliği, dinî inanışlar, devlet yapıları, coğrafi
birliktelik, musiki ve ülkü birliği de bu şuurun oluşmasında
önemlidir. Tarih bilimi sayesinde geçmiş hakkındaki aktarımlar,
milletlerin ortak hafızasını biçimlendirir. Bu nedenle tarih
kitapları, sadece milletlerin kendi tarihinden bahsetmez; diğer
toplumlarla etkileşimler yaşandığı hakkında da güçlü bir
bilinç oluşturur.Millî ve toplumsal kimlik için toplumlarda tarih bilincinin oluşması
bir zorunluluktur. Tarih bilinci, bireyin gerek sosyalleşmesinin
gerekse kendi yaşam deneyiminin etkisiyle tarihin
farkında olmasıdır. Bu bilinç, insanların kendilerinde ve yaşadıkları
dünyada meydana gelen zamana bağlı değişmelere
uyum sağlamasına yardımcı olur. Tarih bilincine sahip kişiler,
tarihle ilgili bilgileri eleştirel değerlendirmeye tabi tutar. Bu
sayede insanlar, tarihî metinleri analiz ederken doğru-yanlış
ayrımını yapabilme becerisini geliştirir.
Tarih bilimi, insanlara başka beceriler de kazandırır.
Tarih, uyguladığı yöntem gereği bireylerde
araştırma ve kanıt kullanma becerisini artırır.
Çünkü tarihî bir bilgiye araştırma yaparak ve
kaynak kullanılarak ulaşılır. Ulaşılan farklı kaynaklarda
tespit edilen çelişkili ifadeler, insanların
sorgulama ve eleştirel düşünme becerilerini de
geliştirir.
Tarih bilimi geçmişten günümüze meydana gelen
olay ve olguları kronolojik bir süreçte ele aldığı
için olay ve olgular arasında neden-sonuç ilişkilerini
ortaya koyar. Böylece bireylerde çok yönlü düşünme
yeteneği gelişir ve bireyler tarihî süreçte meydana gelen
değişimleri ve süreklilikleri algılar.
Geçmişte yaşamış insanların değer yargıları, olaylara ve
dünyaya nasıl baktıkları ve ne hissetlikleri tarihsel empati
ile anlaşılabilir. Bunun sonucunda insanların geçmişi anlama
becerisi gelişir. Ayrıca diğer toplum ve milletlerle
yapılan karşılaştırmalar, bireye özgüven
kazandıracağı gibi başka milletlere empati
duymasını sağlar. Bu empati, dünyanın mirasını
anlayan insanı, kendisi ve çevresiyle
barışık bir birey olarak geliştirir.
İnsan; mensubu olduğu toplumu, ülkeyi ve
içinde yaşadığı dünyayı anlamak için geçmişini
bilmek zorundadır. Geçmişini bilmeyen bir
toplum, hafızasını yitirmiş, akıntıya kapılmış
gibidir. Tarih, geçmişin ışığında bugünün anlaşılmasını
ve yarına yön verilmesini sağlar. Böylelikle geçmişteki
hataları tekrar etmeyen toplumlar, gelecekle ilgili doğru
planlama ve analizlerle daha iyi bir yaşam düzeyine ulaşır.
Millî bilinci oluşturarak geçmişte bir arada yaşamış ve gelecekte
de bir arada yaşamak isteyen toplumun, birlik ve beraberlik
içinde olmasını sağlayan tarih, toplumdaki manevi
değerlerin gelişmesinde de önemli rol oynar.
Kaynak: Meb Kitap

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder